Her zaman için kendime en çok yakıştırdığım ruj rengi kırmızıdır ya da bendeki takıntıdır bilemeyeceğim, işte bu yüzden makyaja başladığım ilk günden beri bir çok kırmızı ruj denemiş bulunuyorum, tabi ki onsekizli yaşlardan itibaren ilk denediklerim ismini, sanını bile kolayca duymadığımız markalardandı, evet o zamanlar bilinçsizdim, bilinçlenmeyi son iki yıldır yaşadığımı ve gerçek anlamda makyaj yapmaya bu süreçte başladığımı belirtmem lazım, işte o zaman bu zamandır kırmızı konusunda istek listem Allah'a varmış durumda.
*Lancome'n bu ruju dizayn olarak oldukça güzel, siyah ambalajları çok sevdiğimi belirtmem lazım, süsten çok böyle basit ve daha şık.
*Ruj diğer denediklerime nazaran daha pembe alttonlu, yani kırmızı rujdan korkanlar için biçilmiş kaftan, daha tok renklerden korkuyor oldukça iddialı buluyorsanız kendinizi pembe alttonlu rujlarla alıştırabilirsiniz.
*Bitişi satin ve biraz da nemli, kalıcılık yemek yiyip içtiğinizde azalıyor tabi ki çünkü bu parlak, nemli rujların kaderi.
*Nemlendirmesi enfes.
*Temiz bir kokusu var.
İstediğiniz matlığa ulaşmak için altına pudra geçebilirsiniz, benim nemli bitişler için kullandığım yöntem her zaman budur, ya altına ya da üstüne transparan bir pudra geçmek.
Diğer rujlarımla karşılaştırması;
The Balm olan Mia Moore orta bir ton Mac olan Russian Red gerçek kırmızı diyebiliriz, bu ikisini düşününce Lancome oldukça açık duruyor gördüğünüz üzere.
Kırmızı ruja aşkım bitmez benim gibi pin up insanı olup hala Ruby Woo'yu almamış olmam da gayet garip, burdan anlaşıldığı üzere bir sonraki isteğim o:) sonra hepsini sıra sıra dizip izlerim artık.
Sevgiler.
0 yorum:
Yorum Gönder
Bir düşüncen varsa eğer söyle bana ?